1948’de Chicago’da Boşanma Mahkemesinde Af Dileyen Adam

194827deChicago27daBoC59FanmaMahkemesindeAfDileyenAdam

1948’de Çekilen İkonik Fotoğrafın Ardındaki Hikaye

1948 yılında Chicago’daki bir boşanma mahkemesinin önünde çekilen siyah-beyaz bir fotoğraf, son yıllarda sosyal medyada viral oldu. Bu çarpıcı kare, bir evliliğin son anlarını donduruyor ve izleyenleri derinden etkiliyor. Fotoğrafta, takım elbiseli bir adam adeta yalvarırcasına diz çökmüş, kürk mantolu eşinin önünde af diliyor. Çiftin yüz ifadeleri, yaşanan dramı açıkça ortaya koyuyor: Kocasının umutsuz bakışları ve kadının umursamaz tavrı, sözcüklere gerek bırakmadan her şeyi anlatıyor.

194827dechicago27daboC59Fanmamahkemesindeafdileyenadam281292610877365815410622

Steve ve Anna Strack’in Dramı

Chicago tarihçisi Jeff Nichols’ın araştırmaları sayesinde, bu fotoğraftaki çiftin kimliği ortaya çıktı. Steve ve Anna Strack, sırasıyla 37 ve 33 yaşlarındayken bu fotoğrafın öznesi oldular. Anna Strack, eşinin aşırı alkol tüketimi gerekçesiyle boşanma davası açmıştı. O dönemde Illinois eyaletinde, boşanmak isteyen eşin mahkemeye geçerli bir sebep sunması gerekiyordu.

1940’larda Chicago’da Boşanma Kültürü

  1. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başlarında Chicago, boşanma konusundaki gevşek yasalarıyla ünlüydü. Bu durum, şehir hakkında birçok şakaya konu oluyordu. Öyle ki, “Chicago’da insanlar sorun yaşamak için boşanıyor” gibi esprilere sıkça rastlanıyordu.

Yargıç Julius H. Miner’in Tutumu

Dönemin önemli isimlerinden Yargıç Julius H. Miner, boşanmanın yıkıcı bir süreç olduğuna ve çoğu zaman önlenebileceğine inanıyordu. Miner, mahkeme salonunu adeta bir çift terapisi seansına çevirmeye çalışıyor, çiftleri barıştırmak için elinden geleni yapıyordu. Özellikle II. Dünya Savaşı’nın kadınların değerlerini ve eş olarak sorumluluklarını zayıflattığını düşünüyordu.

Fotoğrafın Çekildiği An ve Sonrası

Chicago Tribune gazetesinde yayınlanan bu fotoğraf, herhangi bir habere bağlı olmaksızın, sadece etkileyici doğası nedeniyle basılmıştı. Fotoğrafçı muhtemelen adliye koridorlarında dolaşırken bu dramatik anı yakalamıştı.

Anna Strack, o an için kararını yeniden düşüneceğini söylese de, çiftin 4 yaşında bir oğulları olmasına rağmen boşanmaktan vazgeçmedi. 1950 nüfus sayımı kayıtlarına göre çift boşanmıştı. Anna bir sakız fabrikasında paketlemeci olarak çalışıyor, ailesiyle ve oğluyla yaşıyordu. Steve ise demiryolu tamircisi olarak hayatına devam ediyordu.

Çiftin Sonraki Yaşamları

Steve Strack 1953 yılında yeniden evlendi, ancak 1964’te hayatını kaybetti. Anna Strack’in ise hiç yeniden evlenmediği düşünülüyor. 1983’te öldüğünde, eski kocasının soyadıyla gömüldü.

Bu fotoğraf, 1940’ların toplumsal normlarını ve değişen evlilik algısını yansıtan güçlü bir belge niteliğinde. Günümüzde hala birçok kişiyi etkileyen bu kare, geçmişe dönüp baktığımızda ilişkiler ve toplumsal roller hakkında düşünmemizi sağlıyor.

Yalvarırcasına Diz Çökmüş Adam..

Sıkça Sorulan Sorular

Bu fotoğraf neden bu kadar popüler oldu?
Fotoğraf, evlilik ve boşanma konusundaki toplumsal değişimleri çarpıcı bir şekilde yansıtıyor. Ayrıca, izleyicilerin kendi hikayelerini hayal etmelerine olanak tanıyan evrensel bir drama sunuyor.

O dönemde boşanmak zor muydu?
Evet, 1940’larda boşanmak için geçerli bir sebep sunmak gerekiyordu. Illinois’de ancak 2016’da sebepsiz boşanma yasallaştı.

Yargıç Miner’in çiftleri barıştırma çabaları yasal mıydı?
Teknik olarak yasal olmasa da, o dönemde yaygın bir uygulamaydı. Yargıçlar genellikle aileleri bir arada tutmak için çaba gösteriyorlardı.

Steve ve Anna Strack’in oğlunun akıbeti ne oldu?
Maalesef bu konuda kesin bir bilgi yok. Ancak boşanmanın çocuklar üzerindeki etkisi, o dönemde de büyük bir endişe kaynağıydı.

Bu fotoğraf, kadın hakları açısından nasıl yorumlanabilir?
Fotoğraf, bir kadının kendi kararlarını verme gücünü göstermesi açısından önemli. 1940’larda bile bazı kadınların toplumsal baskılara rağmen kendi yollarını çizebilmeleri dikkat çekici.


Okusana.ORG sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir Cevap Yazın