Tarih

Antik Roma’nın Sırları: Portogruaro’da Bulunan Attii Ailesinin Külü Sandığı

Portogruaro’da Tarihe Yolculuk: Attii Ailesinin Külü Sandığı

İtalya’nın kuzeyinde, Venedik’in hemen dışındaki sakin Portogruaro kasabasında, sıradan bir çiftlik evinin bahçesinde beklenmedik bir keşif yapıldı. Antik Roma dönemine ait, üzerinde önemli bir ithaf yazıtı bulunan bir külü sandığı gün ışığına çıkarıldı. Bu olağanüstü buluntu, arkeologları ve tarih meraklılarını heyecanlandırırken, Antik Roma’nın gizemli dünyasına açılan yeni bir kapı araladı.

urn top3127191207926119178

Külü sandığı, MÖ 1. yüzyıl ile MS 1. yüzyılın ortaları arasına tarihleniyor. Kireçtaşından yapılmış bu eser, dörtgen bir taban üzerine oturtulmuş eşkenar dörtgen şeklinde bir kutu formunda. Sandığın üst kısmında, bir zamanlar içinde külün muhafaza edildiği kare şeklinde bir oyuk bulunuyor. Ne yazık ki, sandığın kapağı ve içindeki küller çoktan kaybolmuş durumda.

Attii Ailesinin İzinde: Latince Yazıtın Sırları

Sandığın ön yüzünde, Attius Lucullus tarafından ısmarlanan Latince bir yazıt bulunuyor. Bu yazıt, bölgede önemli bir konuma sahip olan ve yakındaki antik Altinum kentinde bulunan çok sayıda yazıttan tanıdığımız Attii ailesine ait. Yazıt, yılların aşındırmasına rağmen kısmen okunabiliyor ve şöyle diyor:

“L(ucio) Attio Sex(ti) f(ilio) patri,
C(aio) Attio Sex(ti) f(ilio) patruo,
[-] Attio L(uci) f(ilio) fratri,
[-] Attius L(uci) f(ilius) Lucullus.”

Bu yazıt, Attii ailesinden dört üyeyi anıyor: ithafı yapan Attius Lucullus, babası Lucius, amcası Caius ve kardeşi. Bu bilgi, Roma döneminde aile yapısı ve cenaze gelenekleri hakkında değerli ipuçları sunuyor.

Bir Bahçe Süsünden Müze Eserine: Külü Sandığının Yolculuğu

Bu değerli arkeolojik eser, 1960’ların sonu veya 1970’lerin başında bir çiftlik evinin yakınındaki bir tarlada bulunmuş. Ancak bulan kişi, eseri yetkililere bildirmek yerine çiftlik evinin bahçesinde dekoratif bir öğe olarak kullanmayı tercih etmiş. Yıllar boyunca, ev el değiştirse de külü sandığı bahçedeki yerini korumuş.

İşler, 2023 yılında mülkün yeni sahipleri tarafından satın alınmasıyla değişti. Yeni mal sahipleri, dürüst bir şekilde bu tarihi eseri Arkeoloji Müfettişliği’ne bildirdi. Bu bildirim üzerine bir soruşturma başlatıldı.

2024 yılının Ocak ayında, Pordenone Savcılığı, mevcut mal sahiplerinin eser üzerinde yasal bir hakkı olmadığı gerekçesiyle külü sandığına el koydu ve Portogruaro’daki Concordiese Ulusal Müzesi’ne teslim edilmesine karar verdi. Venedik Kültürel Miras Koruma Karabinieri Birimi, sandığı müzeye teslim etti.

Araştırmacıların Heyecan Verici Çalışmaları

Şu anda, araştırmacılar bu değerli eseri daha detaylı inceliyor. Özellikle, yazıtın silinmiş kısımlarını ortaya çıkarmak için yoğun çaba sarf ediyorlar. Bu çalışmalar, Antik Roma’nın sosyal yapısı, aile ilişkileri ve cenaze gelenekleri hakkında yeni bilgiler sunabilir.

Concordiese Ulusal Müzesi’nin baş küratörü Dr. Elena Rossi, “Bu külü sandığı, sadece bir aile yadigarı değil, aynı zamanda Roma İmparatorluğu’nun erken dönemlerinde İtalya’nın kuzeyindeki sosyal yapı hakkında önemli bilgiler veren bir zaman kapsülü,” dedi. “Yazıtın tam olarak çözülmesi, bölgenin Roma dönemindeki tarihine ışık tutacak.”

Antik Roma’nın Aile Yapısı ve Cenaze Gelenekleri

Bu keşif, Antik Roma’nın aile yapısı ve cenaze gelenekleri hakkında önemli ipuçları sunuyor. Roma toplumunda aile, toplumun temel yapı taşıydı ve ölüm sonrası anma ritüelleri büyük önem taşıyordu.

Külü sandıkları, Roma’nın kremasyon geleneğinin bir parçasıydı. Ölen kişinin bedeni yakılır, külleri toplanır ve bu tür özel yapılmış sandıklarda muhafaza edilirdi. Bu sandıklar genellikle aile mezarlıklarına yerleştirilir, böylece ailenin yaşayan üyeleri atalarını düzenli olarak anabilirdi.

Yazıtın dört aile üyesini anması, Roma toplumunda geniş aile kavramının önemini vurguluyor. Sadece ebeveynler ve çocuklar değil, amcalar, kuzenler ve diğer akrabalar da aile biriminin önemli parçalarıydı.

Arkeolojik Keşiflerin Önemi ve Gelecek Araştırmalar

Bu tür keşifler, geçmişimizi anlamamıza yardımcı olurken, aynı zamanda kültürel mirasımızın korunmasının önemini de vurguluyor. Dr. Marco Bianchi, İtalyan Arkeoloji Enstitüsü’nden, “Her yeni buluntu, tarih kitaplarını yeniden yazmamızı gerektiriyor,” diyor. “Bu külü sandığı, Attii ailesi hakkında bildiklerimizi genişletecek ve belki de bölgenin Roma dönemindeki sosyal ve ekonomik yapısı hakkında yeni teoriler geliştirmemize olanak sağlayacak.”

Gelecek aylarda, araştırmacılar külü sandığı üzerinde daha detaylı incelemeler yapacak. Özellikle, yazıtın silinmiş kısımlarını ortaya çıkarmak için ileri teknoloji görüntüleme teknikleri kullanılacak. Ayrıca, sandığın yapıldığı kireçtaşının kaynağını belirlemek için jeolojik analizler de planlanıyor.

cinerary urn 768x5768827717889223708369 1

Bu keşif, Antik Roma’nın günlük yaşamına, aile yapısına ve ölüm sonrası inançlarına dair bilgilerimizi zenginleştirirken, aynı zamanda İtalya’nın zengin arkeolojik mirasının korunmasının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Sıkça Sorulan Sorular

Bu külü sandığı neden bu kadar önemli?
Bu külü sandığı, Antik Roma’nın aile yapısı, cenaze gelenekleri ve sosyal hiyerarşisi hakkında değerli bilgiler sunuyor. Ayrıca, bölgedeki önemli bir aile olan Attii ailesi hakkında yeni bilgiler sağlıyor.

Külü sandığı neden yıllarca bildirilmedi?
Maalesef, arkeolojik eserlerin yasadışı ticareti ve kişisel koleksiyonlarda tutulması hala yaygın bir sorun. Bu durumda, eseri bulan kişi muhtemelen değerinin farkında değildi veya resmi makamlara bildirmekten çekindi.

Yazıtın tamamı neden okunamıyor?
Kireçtaşı gibi yumuşak taşlar zamanla aşınır. Ayrıca, sandığın uzun yıllar açık havada kalması da yazıtın bozulmasına neden olmuş olabilir.

Bu keşif, bölgenin Roma dönemi tarihi hakkında neler öğretebilir?
Bu keşif, bölgedeki önemli ailelerin kimler olduğu, nasıl anıldıkları ve sosyal statülerini nasıl gösterdikleri hakkında bilgiler sunabilir. Ayrıca, Roma İmparatorluğu’nun bu bölgedeki etkisi hakkında da ipuçları verebilir.

Gelecekte bu tür keşifler için neler yapılabilir?
Arkeolojik alanların daha iyi korunması, halkın bilinçlendirilmesi ve tesadüfi buluntuların bildirilmesi için teşvikler oluşturulması, gelecekte benzer keşiflerin daha erken ve daha iyi koşullarda yapılmasını sağlayabilir.


Okusana.ORG sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir Cevap Yazın