Bir Ailenin Üzücü Keşfi: IVF ile Doğan Kız Biyolojik Olarak İlişkili Değil
IVF, yani tüp bebek yöntemi, her yıl yaklaşık 100,000 ailenin çocuk sahibi olmasına yardımcı olmaktadır. 1978 yılından bu yana dünya genelinde sekiz milyondan fazla bebek, bu yöntemle dünyaya gelmiştir. Ancak, bu yaygın uygulama bazen üzücü sonuçlar doğurabiliyor. Bir ailenin 18 yıl sonra yaşadığı talihsiz bir olayda, IVF ile doğan kız çocuğunun biyolojik ebeveynleri ile hiçbir genetik bağı olmadığı ortaya çıktı.
Genetik Bilginin Önemi
18 yaşındaki genç kız, Ancestry.com aracılığıyla yaptığı DNA testinde, ailesinin kendisiyle biyolojik bir bağı olmadığını öğrendi. Bu durum, ailenin çocuklarıyla ilgili hissettiği derin bağlılıkları sorgulamalarına neden oldu. Genetik bilgilerin aile dinamiklerindeki rolü büyük ve bu tür durumlar, insanların kendileri ve aileleri hakkında ne kadar bilgi sahibi olduklarını sorgulatıyor.
Mahkeme Süreci ve Davanın Başlatılması
Aile, Nevada Fertility Care adında artık faaliyette olmayan bir klinikten aldıkları tedavi sonrasında yaşadıkları bu talihsiz durumu öne sürerek mahkemeye başvurdu. Ailelerinin avukatı Robert Murdock, müşterisinin yaşadığı duygusal yıkımı dile getiriyor. Murdock’un belirttiğine göre, “Müşterimde daha önce görmediğim kadar çok gözyaşı vardı, çünkü düşündüğü kızı – değil.”
Anne Tarafı ve Kaybı
Bu trajik olayın bir diğer yanı, genç kızın annesinin 2022 yılında vefat etmesidir. Yani, annesi yaşarken bu üzücü durumu öğrenemedi. Şu anda davayı, sadece baba ve kızı yürütüyor. Mahkeme belgeleri, genç kızın biyolojik babasının sperminin veya bağışlanan yumurtanın anneye yerleştirilmediğini ortaya koyuyor. Bunun yerine, başka bir Las Vegas ailesine ait bir embriyonun kullanıldığı düşünülüyor.
Hukuki Sürecin İlerlemesi
Davanın ilerlemesi sırasında, mahkeme, sağlık profesyonellerinin uygulamalarında ihmal ve tıbbi malpraktis yapıp yapmadıklarını belirlemek üzere bir jüri atayacak. Başvuru, mahkemeden potansiyel tazminat talep etmekte ve neden böyle bir hatanın meydana geldiğini anlamaya çalışmaktadır.
Geçmişteki Benzer Olaylar
Bu tür bir olay, Salt Lake City’de de yaşandı. 2007 yılında IVF tedavisi gören Vanner ve Donna Johnson çifti, DNA testinde farklı bir gerçeklikle karşılaşarak, Donna’nın yumurtasının başka birinin spermiyle döllendiğini öğrendi. Bu durum, IVF sürecinde yaşanan ciddi hataların örneklerinden biri olarak ön plana çıkıyor.
Sonuç Olarak Ebeveynlik İlişkinin Değişmesi
Dna sonuçlarının ardından, genç kızın babası, yasal olarak 18 yaşındaki kızını evlat edinmek zorunda kalacak. Bu durum, resmi belgelerinin değiştirilmesini de gerektirecek. Aile, yaşanan bu sıkıntılı durumun başkalarının başına gelmemesi adına mücadele etmeyi amaçlıyor.
İlginç Bilgiler
- Tüp bebek ile doğan çocuklarda genetik bağın önemi, ailelerin kendi geçmişlerine ve sağlık durumlarına dair farkındalık kazandırır.
- Mahkemeye başvuran aileler, benzer hataların önlenmesi amacıyla büyük çaba sarf etmektedir.
- Genetik bilgilere erişim, çocukların kimlikleriyle olan ilişkilerini etkileyebilir.
- Mahkemeler, genetik hataların tazmini için yasal süreçlere başvurulmasına olanak tanımaktadır.
- IVF süreci, çoğu insan için gizemlidir ve birçok suistimale açık alan içermektedir.
Soru-Cevap
Bu ailenin davada talep ettiği nedir?
Aile, IVF sürecinde yaşanan hataların nedenini anlamak ve potansiyel tazminat talep ediyor.
Genç kızın biyolojik ailesi kimdir?
Soruşturma devam ederken, genç kızın gerçek biyolojik ailesinin kim olduğu henüz belirlenmiş değil.
Mahkeme süreci nasıl ilerleyecek?
Mahkeme, sağlık profesyonellerinin sorumluluğunu belirlemek üzere bir jüri atayacak.
Baba şimdi ne yapacak?
Baba, 18 yaşındaki kızını yasal olarak evlat edinmek zorunda kalacak.
IVF ile ilgili diğer benzer durumlar var mı?
Evet, benzer durumlar geçmişte de yaşanmış ve buna yönelik davalar açılmıştır.
Kaynak: UNILAD
Okusana.ORG sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.